Deniz suyunu temiz içme suyu dönüştürmek için ne kadar maliyet olduğunu bilmek zor olabilir. Bu, tuzlu okyanus suyunu insanlar için içilebilir hale getirir. Taze suya sahip olmayan bölgelerde bu çok önemli bir konudur, ancak maliyet olarak da oldukça yükselebilir.
Insanların hemen hissetmeyeceğiecekleri maliyetler bulunmaktadır. Birincil olarak, desalinasyon tesisatı inşa etmek pahalıdır ve gerekli olan ekipmanları satın almak da pahalıdır. Buna ek olarak, tesisatın bakım maliyetleri, enerji tüketimi ve atıkların işlenmesi gibi sürekli giderler vardır. Bu maliyetler hızla toplanabilir ve desalinize edilmiş suyu daha az tercih edilebilir kılabilir.
Sadece desalinasyonun maliyetlerine bir göz atarsak, harcanan paranın önemli bir kısmı enerjiye gidiyor olabilir. Deniz suyunu desalinize etmek çok fazla güce ihtiyaç duyar, bu da tesislerin elektrik faturalarını artırmaya neden olabilir. Ayrıca, gereken ekipmanın kurulması ve işletilmesi de yasaklayıcı derecede pahalıdır, maliyetlere büyük ölçüde katkıda bulunur.
Deniz suyu desalinasyonu ile ilişkili ekonomik sorunlar da bulunmaktadır. Ve eğer desalinasyon güvenilir bir tatlı su kaynağı sağlarsa, yerel ekonomileri yüksek maliyetler nedeniyle baskı altına alabilir. Durum, zaten maddi açıdan zorlanan ve desalinasyon tesisleri tarafından üretilen pahalı suyu ödeyemeyebilecek topluluklar için özellikle zor olabilir.
Nihayetinde, kıyı yerleşimlerinin desalinasyonunun gerçek maliyeti sadece paraya değil daha fazlasını içerir. Ayrıca dikkate almalıyız ki çevresel etkisi vardır. Desalinasyon süreci deniz yaşamını ve ekosistemlerini zarar verme potansiyeline sahiptir; yine, bunlar gizli maliyetlerdir. Aşırı derecede desalis edilmiş sudan bağımlı olmanın bir riski de budur: İnsanlar çok güvende hissedebilir ve doğal su kaynaklarını korumaktan vazgeçebilir.
Telif Hakkı © Sihe Biotechnology (Jiaxing) Co., Ltd Tüm Hakları Saklıdır | Gizlilik Politikası | Blog